AKSAKAL HOME PAGE

MANISA.gif (5678 bytes)

allah.GIF (20073 bytes)

MANİSA�LI  TORLAK  KEMAL  VE  ŞEYH   BEDRETTİN

YAZAN:HAYDAR AKSAKAL

Anadolu'nun her karış toprağında kan var. Anadolu'ya sahip olmanın bedeli ağır. Ah bir de bu güzel memlekette kavgalar olmasaydı. Allah yer yüzünde cennet yaratmak için ; her varlığı ve canlıyı bu topraklara sunmuş. Bu topraklar bizim.

Tarihin sayfalarında zaman yolculuğuna çıkıyoruz. Yolculukta karşılaştığımız tablo acı ve kederli.1402 yılında Yıldırım Beyazıt,Ankara'da Timur'a yenilir. Timur ordusu ve Filleriyle Anadolu'yu ezip,geçer,yakıp yıkar ve Anadolu insanı aç ve perişan olur. Osmanlı devleti aciz duruma düşer. Bir Asya Türkünün ,Anadolu Türküne ve Türk dünyasına yaptığı en büyük yıkım ve kötülüktür bu. Osmanlı otoritesi yok olur. Anadolu topraklarında büyük bir kargaşa başlar. Ezen ve ezilen halk şaşkınlık içindedir. Zalim olanlar,güç ve kuvvetleri ile halkı ezmeye devam ederler .Halk geçim derdindedir. Yaşam savaşı vermektedir .Yönetim başsız kalmıştır .Yıldırım Beyazıt' ın oğulları Musa ve Mehmet Çelebiler koltuk kavgasına tutuşmuşlar .Osmanlının baskısı ,çoğalan vergiler ,adaletli davranmayan , hak yiyen vergi memurları ve idareciler ; halkın yaşam sevincini yok etmişler ve canından bezdirmişlerdir .

Anadolu her zaman doğurgandır .Ortaya yeni bir adam çıkar .Adı Bedrettin'dir .Olanlara isyan etmiştir. Varlığında fırtınalar esmektedir .Halkın kurtulması için düşüncelerini insanlara söylemeye başlar. Eğenin en bereketli topraklarında; Tire ve Manisa yöresinde kabul görür. Adı Şeyh Bedrettin'e çıkar .Filozoftur. Adı ve söyledikleri yayılmaya başlar .Hakkında övgüler düzülür .

Filozof Şeyh Bedrettin 'Erazi ortak,esbab ortak ,akçe ortak ,mal-mülk ortak,kadın istisna 'der. Varidat isimli bir kitap yazar ve sosyal adaletin temellerini atmaya çalışır .Yetişmiş, iki müridi vardır .Manisalı Torlak Kemal ve Börklüce Mustafa .Torlak Aydın ve Manisa yöresinde ;Börklüce Karaburun yöresinde baş kaldırır .Başarıları Manisa ve yöresinde ses getirir. Ege'yi gezen Bedrettin düşüncelerinin yayılmasını sağlar .'Toprak işleyenindir .Dinler kardeştir ' .Ege'de her şeyin ortak olduğu bir yaşam biçimi yaşanır ,herkes ektiğini ortakça paylaşır. Şeyh Bedrettin halkın tuttuğu Çelebi Musa'dan yana tavır koyar. Padişahlık kavgasını ve iç savaşı kardeşlerden Mehmet çelebi kazanmıştır .Padişah koltuğuna oturan Mehmet çelebi ; vergi vermek istemeyen halkın üzerine Osmanlı ordusunu gönderir. .Karaburun'da yapılan çatışmada Osmanlı ordusu yenilir .Halk kazanmanın sarhoşluğunu yaşar .İkinci kez Karaburun'a gelen Osmanlı ordusu halk hareketini bastırır .Bu iki insanı binlerce taraftarı ile birlikte kesip biçerler. Karaburun yöresindeki tüm Erkek nesli yok ederler . Yalnız kundaktaki bebekler ve ihtiyarlar sağ bırakılır ..Her yer feryat figan içindedir. Acı büyüktür .Topladıkları Şeyh Bedrettin yanlılarını Selçuk'ta asarlar .Osmanlı ordusu Manisa yönüne doğru ilerler .Torlak Kemal güçlerini yok eder. Torlak Kemal ve yandaşları Manisa'da asılır

Şeyh Bedrettin ; Bektaşiliği benimsemiş Türkmen boyları arasında itibar görmesine ve sevilmesine rağmen asılarak ,yaşamına son verildi.

Torlak kemal Manisalıdır . Yaşamı,hayatı ve yaptıkları incelenmelidir. Turgutluda yaşamıştır .O yörenin aydınları ve Üniversitemiz Torlak Kemal'i araştırmalı ve sahip çıkmalıdır.

Manisa'lı Torlak kemale , Şeyh Bedrettin'e yazar Rady Fısh sahip çıkarak Şeyh Bedrettin romanını yazmıştır. .Şair Nazım Hikmet ise Şeyh Bedrettin Destanını ortaya çıka

                                   HAMZA BABA

                                                                                                                                  YAZAN:HAYDAR AKSAKAL

Güneş'e bakma gözün yanar .Ayna tut ışık olsun. Mana aleminde gezenler Er ve Erenlerdir.Evrensel programdan ,kendilerine bildirildiği kadar, bilgi sahibidirler .Düşünce adamıdırlar. Bilge kişilerdir. Onlar O alem tarafından görevlendirilmişlerdir.Bunlardan birisi de Hamza Babadır. Horasan erenlerindenmiş. Dağlar,Ovalar aşmış,aylarca yolculuk yapmış;Anadolu'ya geldiğinde ;ilk yerleşim yeri olarak Baba Dağı seçmiş. Daha sonraları,insanlara daha yakın olmak isteğiyle ,Hıdırlık mevkiine inmiş.Hacı Bektaşla dostluk kurduğu,onun duygu ve düşüncelerini benimsediği bilinmektedir .Duygu ve düşüncelerini ve kendisindeki bilgiyi ,ışık olarak insanlara aktarmıştır .İnsanlara sevmeyi öğretmiştir .Kendisine iltifatlar ve övgüler düzülmüştür. Toplum tarafından kabul görmüştür . Hamza Babanın ününün yayılması Manisa'da bulunan Şehzade Murat'ın kulağına kadar gitmiştir. Şehzade Murat Hamza Babanın , Manisa'ya , huzura getirilmesini emretmiştir. Gidenler,geriye dönmemişler ,Hamza Babanın kerametinden etkilenmişlerdir .Hamza Babayı götürmeyi unutarak,onun yanında kalmışlardır .Şehzade Murat tedirgindir. Vezirlerini toplayarak ,Hamza Babanın mutlaka getirilmesini emreder .Vezirler Şehzadenin isteğini Hamza Babaya söylerler ,kendisinden ricada bulunurlar .O 'da 'Haydi dağlar ben Manisa'ya gidiyorum,siz de gelin ' der...Hamza Babanın arkasından ,Dağlar,taşlar ve Ağaçlar yürür. Durumu gören Vezirler şaşkınlık içindedir. 'Hocam ne olursunuz Dağları durdurun ,yoksa Manisa'yı Dağların altında bırakacaksınız 'derler.Hamza Baba sırtını köyün altındaki kayaya yaslar ,dağlara 'Ben durdum. Siz de durun' der. Dağlar durur,her şey eski düzenine kavuşur.Hamza Baba Manisa da Şehzade Murat'ın huzuruna çıkar. Murat sevinçlidir. Hamza Babayı misafir etmenin gururunu yaşar .Dünya gözüyle bir Erene kavuşmanın mutluluğuna sahip olur .Bilge kişinin ağzından akıp gelen bilgileri yudumlamaktadır . Manevi sarhoşluk içindedir . Murat Hamza Babadan mucize göstermesini ister .Keramet zordur. Hamza Baba;mucize gösterirsem ,Postu terk ederim .Benim için bir türbe yaptıracağına söz verirsen olur der .Şehzade dalından yeni kopmuş Sultani üzümü istemektedir. Mevsim kıştır.Spil dağından rüzgarlar esmektedir .Üzüm bağlarında,asmalar kış uykusundan henüz uyanmamışlardır.Hamza Baba elinde bir sepet üzümle gözükür. Dalından yeni koparılmış .Sultani üzümleri Şehzade Murat'a sunan Hamza Baba, o gün vefat eder .Erenin müritleri cenazeyi alıp götürmek isterler. Şehzade Murat'ın adamları da bu görevi yüklenmeyi arzu ederler .Aralarında ihtilaf çıkar .Şehzade iki tabut yapılmasını emreder. Ceset hangi tabuta girerse o götürsün diye düşünür .Bilge kişi yok olsa da ,yine iki tabutta gözükür ,kendisini sevenlerin arzusunu yerine getirir .Köyden gelenler onu son yolculuğunda yalnız bırakmazlar ve naşı ile birlikte köylerine dönerler .Hamza Babanın türbesi yapılır .Türbeyi yapan usta Mimar oğlu ,yapılan masraflara kızar .Ölü için bu eseri yapmaya değer mi der. Bir rüzgar çıkar .Usta Mimar oğlunu havaya uçurur. Şaşkınlık içindeki usta Hamza Babaya yalvarır. Duası kabul edilir ve onun yumuşak elleriyle yere indirilir.

sag.gif (114 bytes)                             sol.gif (115 bytes)

ana sayfa

aksakal@turk.net